Fason Üretime ne zaman ihtitaç duyuldu ?1960’lı yıllarda Avrupa
ile tüm dünyaya yayılan işçi eylemlerinin başlaması ve 1970’li yıllarda ortaya
çıkan petrol sorunu birçok ülkede ekonomik sıkıntılara yol açmıştı.
İnsanlardan
oluşan İş gücü piyasası da bundan payını almış işçiler sık sık grevler yapmaya başlamışlardı.
Grev nedeni ile aksayan işler üretimin üzerinde çok büyük engel oluşturmuştu.
Bu engel üretim yapan firmaları hem maddi hem de üretim anlamında çok ciddi
zararlar veriyordu. İşçilerin talebini karşılamak üreticiye ağır bir yük olarak
geri dönüyordu. Bundan sonraki yıllarda kapital pazarın ortaya koyduğu bir rekabetçi
yapı nedeni ile hem hızlı hem de çeşitli üretim talepleri karşılanamıyordu Üretim
takibinin zorlaşması, üretim yapan imalathanelerin ekonomik bir yol bulamayışı
modüler bir şekilde küçültülmüş ve iş bölümü yapılmış küçük imalathanelerin ortaya
çıkmasına ve fason üretim devriminin başlaması ile ortaya çıkmış bir yapı oldu.
Fason tekstil atölyeleri ne zaman açılmaya başladı?
Özellikle tekstil sektörün de işçilere makine ve çalışma ortamı sağlanarak çalıştığı alanın deneyimine göre (pantolon, ceket vs.) ürünler tek usta tarafından pastal olarak kesilmeye, tek usta tarafından adet olarak dikilmeye (parça başı) başlandı
Tabii ki bu
süreç kişilere ciddi anlamda paralar kazandırıyordu. Artık büyük üreticiler
yurtdışı ve iç piyasa için daha çok ürün için anlaşmalar yapıyordu
Bu durum atılımcı
işçi grupları tarafından kendi imkanları ya da üreticilerin verdikleri maddi
destekle daha çok atölye açmaya yönlendiriyordu. Her yeni atölyenin açılması
rekabet ortamını tetikleyerek hem maliyeti düşürdüler hem de üretimin sürekliliğini
sağladılar. Maliyet düşürmenin en önemli nedenlerinden biri kendi ailesi ile
birlikte gerçekleştirip dışarı başka ücret ödememesiydi. Halen fason üretim
başta tekstil olmak üzere bu temel esaslar ile Çalışma ilkeleri hem daha profesyonel
hem de ilkel yöntem olarak devam etmektedir.